İngiliz şairlerinden Milton’a ’’ Efendim bildiğiniz gibi İngiliz prensleri 14 yaşında taç giyme hakkına sahip oluyorlar.
Ancak evlenmek için neden 18 yaşını doldurmaları gerekiyor? Diye sorduklarında Milton ‘’ bu son derece doğal çünkü bir kadını idare etmek bir ülkeyi idare etmekten daha karmaşık bir iştir’’ demiş. Hakikaten günümüz dünyasında bir kadını idare etmek erkek için o kadar da kolay değil. Kadınlar gittikçe karmaşıklaşıyor. Erkeklerin işi de gittikçe zorlaşıyor. Erkekler kadınları idare etmek için daha çok uğraşmak zorunda kalıyorlar,aşklar ve ilişkilerin temeli ‘’ daha iyi oyun oynamaya’’ dayanmaya başladı. Kim daha iyi oyun oynarsa,taktik geliştirirse onun oyunda kalma şansı yani bir ilişkiye başlayabilme ve ilişkiyi sürdürebilme şansı o kadar artıyor. Düz erkek dediğimiz ne zaman ne yapacağı belli olan erkekler için bir ilişkiye başlama ve sürdürme şansı da pek olmuyor. Çünkü kadın ilişki yaşayacağı erkeğin oyunlarıyla ’’ kendisini ‘’ değerli hissetmek istiyor. Sadece kahve içip sohbet etmek kadına yeterli gelmiyor. Kadın , sohbet etmenin dışında güzel sözler duymak,onore edilmek ve ilişkinin kontrolünü elinde tutmak da istiyor. Kadınlar arasında laf aramızda sıklıkla konuşulan bir metafor vardır; bir araba düşünün ,araba erkek olsun kadın da arabanın sürücüsü olsun. Direksiyon başındaki kadın arabayı sağa çevirdiğinde araba sola gidiyorsa ya da direksiyonu sola çevirdiğinde araba sağa gidiyorsa bu ilişkinin üstünü çizin derler. Yani erkeğin kontrolü kadında değilse kadın bu durumdan muazzam rahatsız olur ve ilişkiyi görünüşte bitirmeyecek olsada davranışarıyla, çıkardığı huzursuzluklarla ‘’ sanki ilişkiyi bitirmek ister ‘’ gibi davranır. Erkeği sık sık kontrol eder, ‘’ Nerdesin? Ne yapıyorsun? Çek fotoyu yolla bana ! ‘’ gibi gibi. Kadının bu şekilde şüpheci davranmasının işte asıl nedeni erkeği kontrol edememesidir. Erkek ise kadını şüpheci ,kıskanç ve boğucu olarak görür. Ve bu ilişkiyi bir süre sonra bitirmek yani oyunu daha fazla oynamak istemez. Partnerinin olumsuz ve karmaşık davranışları erkeği bunaltır. Peki gerçekte bir kadını idare etmek bu kadar zor mudur? Bunu yazarken aklıma şu öykü geldi ‘’ krallığın birinde bir kral eşiyle hiç geçinemiyormuş, öyle ki kraliçenin huysuz davranışları karşısında kral artık yaka silkmiş bazen kraliçeyi öldürtmek bile istiyormuş. Son çare olarak çağırmış yardımcılarını demiş ki ‘’ ahaliye haber salın kraliçe ile geçinmemin yolunu bulan kişi ne isterse dilesin benden’’ demiş. Ahaliye haber salınmış, günlerce saray halkla dolup taşmış,herkes kralın kraliçeyle geçinmesi için çözümler sunmuşlar ama yok yok. Kral ve kraliçenin arası yine bozukmuş. Günlerden bir gün yaşlı,aksıran,tıksıran ,çirkin mi çirkin bir büyücü kadın gelmiş ve krala ‘’ kralım ben kraliçe ile geçinmenizin yolunu biliyorum. Size bunu söylerim ama karşılığında krallıktaki en yakışıklı şövalyeniz ile evlenmek isterim. Kral düşünmüş taşınmış çok da umutlu değil büyücüden tamam ‘’demiş. Büyücü krala demiş ki ‘’eşiniz size ne derse tamam,sen nasıl istersen diyeceksiniz,hayır demeyeceksiniz yapmasanız bile kafanızı sallayacaksını ‘’demiş. Ve gitmiş. Kral ,yaşlı büyücünün söylediğini uygulamış ve kraliçe inanılmaz değişmiş. Krala iyi davranmaya başlamış. Haftalar geçmiş büyücü çıkmış gelmiş. ‘’Kralım bana söz vermiştiniz en yakışıklı şövalyeniz ile evlenecektim’’. Kral ne yapsın söz vermiş,en yakışıklı şövalyeyi çağırmış ve ona acı gerçeği açıklamış. Şövalye ‘’nasıl emrederseniz’’ demiş. Ve büyücüyle evlenmişler. Gerdek gecesi şövalye odaya çıkmış ama ne görsün karşısında dünya güzeli bir kadın duruyor, yaşlı büyücü kadını görür de kendisine bir şey yapar diye korkmuş ve kadını uzaklaştırmak için konuşmaya başlamış. Tam o sırada kadın ‘’ dur sakin ol , ben o aksıran,tıksıran ,yaşlı büyücüyüm. Günün 12 saati bu dünyalar güzeli kadını 12 saati ise yaşlı,çirkin büyücüyü karşında göreceksin. Şimdi seçimini yap hangimizi gece görmek istersin? ‘’ Şövalye düşünmüş ve demiş ki ‘’ siz hangisini uygun görürseniz’’. Bunu duyan büyücü kadın ‘’ bundan sonra günün 24 saatinde güzel olanı göreceksin ‘’demiş. Ve öyküde burada bitmiş..Bilmem anlatabildim mi?
Psikolog Armağan Pınar ADANAR
Yeni Asır Gazetesi,2015
‘’psikolog gözüyle’’köşesi